Tayland


Nüfus:  68,863,514

Yüzölçümü:   513.120 km²

Din :  Nüfusu % 95'lik bir bölümü Budizm dininin Theravada koluna mensuptur. Ayrıca animizm inanışı ve İslâm dîni de yaygındır.

Diller:  Ülkenin resmi dili Taycadır

Başkent :  Bangkok, Nüfusu: 14,626,225

Sınırları :  Batıda Myanmar, doğuda Kamboçya, kuzeyde Laos  ve güneyde Malezya ülkeleri bulunmaktadır. Güney kısmında Tayland Körfezi, batı kısmında ise Andaman Denizi yer almaktadır.

İklimi :  Tayland tropik iklime sahip bir ülkedir. Mevsimler kabaca üçe ayrılmaktadır. Kasım ve Şubat ayları arasındaki dönem serin mevsim olarak adlandırılmaktadır. Bu mevsimde sıcaklık ve nem aşırı yüksek değildir ve yağışlı gün sayısı azdır. Mart ve Nisan ayları arasındaki dönem sıcak mevsim olarak adlandırılmaktadır. Bu döneme yüksek sıcaklık ve nem damgasını vurur. Mayıs ve Ekim ayları arasındaki dönem ise yağışlı mevsim olarak adlandırılmaktadır. Bu dönemde muson yağmurları etkili olur

Doğal Kaynaklar: Ülkenin yeraltı kaynakları oldukça zengindir. Başlıca mevcut mineraller; antimon, kalay, petrol, gaz, kurşun, tungsten, manganez, demir, tuz, volfram, çinko, linyit ve alçıtaşıdır



Tay halkları daha sonraki dönemlerde göç ettiği için, günümüzde Tayland’ın bulunduğu bölge uzun süre başka uygarlıkların kontrolünde olmuştur. Bölgedeki bilinen ilk büyük güç 6. yüzyıldan itibaren hüküm sürmüş Dvaravati Krallığı‘dır. Mon halkının yaşadığı krallık Theravada Budizmi inancına sahipti.
8. yüzyılda Güney Tayland bölgesi Sumatra adası kökenli Srivijaya Krallığı‘nın kontrolüne geçmiştir. Srivijaya Dravati’den farklı olarak Mahayana Budizmi’ni benimsemişti. 9. yüzyıldan itibarense bölge Kamboçya merkezli Khmer İmparatorluğu‘nun kontrolüne geçmiştir. Khmerler bölgeyi uzun bir süre Angkor şehrinden yönetmiş ve Phanom Rung gibi görkemli tapınaklar inşa etmişlerdir.
Güney Çin’deki Yunnan bölgesi kökenli oldukları düşünülen Tay halkı ise 10. yüzyıldan itibaren Laos üzerinden bölgeye göç etmeye başlamıştır. Khmer İmparatorluğu kontrolü altında yaşayan Taylar 12. yüzyıl sonlarında bölgedeki baskın nüfus olmuşlardır.
13. yüzyılda Khmer İmparatorluğunun zayıflamasıyla birlikte bölgede çeşitli Tay şehir devletleri ortaya çıkmıştır. 1238 yılında kurulan Budist Sukhothai Krallığı ilk önemli Siyam devleti olarak kabul edilmektedir. Başkenti Sukhothai şehri olan krallık uzun süren bir refah dönemi geçirmiştir.
Kuzey Tayland merkezli Lanna Krallığı & Orta Tayland’daki Lopburi Krallığı aynı dönemde hüküm sürmüş diğer Tay şehir devletleridir. Sukhothai’nin rakip Tay şehir devleti Ayutthaya Krallığı kontrolüne girmesiyle birlikte Siyam’ın başkenti Ayutthaya şehri olmuştur. Nehirlerle çevrili olduğu için doğal bir korumaya sahip olan Ayutthaya Asya’daki en önemli ticaret merkezlerinden biri haline gelmiştir. Ayutthaya şehrinde başta Portekiz olmak üzere birçok Avrupa ülkesi de ticari faaliyette bulunmuştur.
18. yüzyılda 1 milyon kişilik nüfusa sahip olan Ayutthaya’nın bu dönemde dünyanın en kalabalık şehri olduğu tahmin edilmektedir. Yaklaşık 400 yıl süren bir refah döneminin ardından 1767 yılında Ayutthaya şehri Burma’dan gelen istilacılar tarafından işgal edilmiş ve yakılıp yıkılmıştır. Ayutthaya’nın işgalinden sonra 1769 yılında general Taksin başkenti günümüzde Bangkok sınırları içerisinde yer alan Thonburi‘ye taşımıştır. Şehrini ünlü Wat Arun tapınağının etrafında kuran ve kendini kral ilan eden Taksin, Burmalılar tarafından istila edilen toprakları geri aldığı gibi Kamboçya’yı ve Laos’un büyük bölümünü de kontrol altına almıştır. Ancak sonraki yıllarda akli dengesi giderek bozulan Taksin, generallerinden biri olan Çao Praya Çakri tarafından tahttan indirilmiş ve idam edilmiştir.
Tahta çıkan ve I. Rama adını alan Çakri, günümüzdeki Tayland kralı IX. Rama’nın da dahil olduğu Çakri Hanedanı‘nı başlatmıştır. Yeni kralın ilk icraatı nehrin batı kıyısında bulunan Thonburi şehri Burma’dan gelebilecek saldırılara karşı korunmasız olduğu için, başkenti nehrin doğu kıyısına taşımak olmuştur.
Rattanakosin isimli bu bölge kazılan kanallar sayesinde bir ada halini almıştır ve Bangkok’un temelleri burada atılmıştır. Rattanakosin’de Ayutthaya yeniden canlandırılmaya çalışılmış ve Wat Phra Kaew gibi görkemli tapınaklar inşa edilmiştir. Sonraki krallar olan II. Rama ve III. Rama Siyam Krallığı‘nın genişlemesini sürdürmüşlerdir.
Mongkut olarak bilinen kral IV. Rama’nın izlediği denge politikaları sayesinde, Avrupa ülkelerinin Hindiçin bölgesinde kolonileştiremedikleri tek ülke Tayland olmuştur. Hayatı ünlü Kral ve Ben filminde işlenmiş olan Mongkut Fransa ve İngiltere’nin arasındaki rekabetten yararlanmıştır.
Bu sayede Tayland komşuları Burma, Kamboçya, Laos ve Vietnam’ın aksine asla bir Avrupa kolonisi olmamıştır ve bu günümüzde dahi Taylar için büyük bir gurur kaynağıdır. Ancak Tayland bu dönemde kolonileştirilmediği halde toprak kaybına uğramıştır.
Çulalongkorn olarak da bilinen Kral V. Rama babasının denge politikasını devam ettirmiş ve ayn zamanda ülkesini batı standartlarına getirmek için köleliği kaldırmak gibi önemli reformlara imza atmıştır. Tayland’ın Atatürk’ü denilebilecek Çulalongkorn’a karşı Tay toplumunda çok büyük bir saygı beslenmektedir. Neredeyse bir yarı-tanrı olarak kabul edilen Çulalongkorn’un heykelleri kimi tapınaklarda Buda heykelleri ile yan yana bulunmaktadır. Çulalongkorn tıpkı babası gibi batılı devletlerle denge politikasını sürdürmüştür ancak kendi döneminde de toprak kaybı olmuştur. Laos ve Kamboçya’yı Fransızlara vermek zorunda kalan Tayland günümüzdeki sınırlarına çekilmiştir.
1932 yılında kansız bir devrim sonucunda mutlak monarşiden parlamenter monarşiye geçilmiştir. Bangkok’ta bulunan ünlü Demokrasi Anıtı bu olayın şerefine inşa edilmiştir. 1939 yılında ise ülkenin adı Siyam yerine Tayland ile değiştirilmiştir.
Tay toplumu klan veya sıkı sınıf ayrılıkları taşımayan gevşek bir yapıdadır. Monogami aileler temel sosyal birim kabul edilir. Çoğunlukla köylerde yaşar ve tarımla uğraşırlar. Genellikle iç ticaret ve el sanatları bunların elindedir. Yalnız uzak mesafelere yapılan ticaret Çinli tüccarların kontrolü altındadır.
Bangkok, ülkenin en büyük ve en gelişmiş şehri olup, Tayland’ın başşehridir. Yaklaşık iki milyonun üzerinde bir nüfusa sahiptir. Bangkok ile Tayland’ın diğer köyleri ve şehirleri arasındaki kültür ve ekonomik farklılık oldukça büyüktür. Tayland’ın diğer önemli şehirleri Ayuttuya, Korat ve Çiengmai’dir.
Tayland halkının yaklaşık % 84’ü okur yazardır. Özellikle 1950 yılından sonra eğitim ve öğretime önem verilmiştir. Yerli okullar yanında, birçok İngilizce öğretim yapan yabancı okullar mevcuttur. Ülkede yüksek öğrenim olarak, toplam 18 üniversite vardır. Eğitimle birlikte sağlık ve sosyal hayatta da önemli gelişmeler 1950 yıllarından sonra kendini göstermiştir. Uzun yıllar pek çok insanın ölümüne sebep olan sıtma hastalığı son yıllarda tamamen kontrol altına alınmıştır.
Tayland krallıkla idare edilen bir ülkedir. Ülke, bir anayasaya sahip monarşik bir yönetim sistemi içindedir. Tayland ekonomisi esas itibariyle tarıma dayanır. Toprak ve toprak mülkiyeti ülkede çok önemlidir.



TARİHİ ve TURİSTİK YERLER:

Bangkok: BangkokTayland'ın en büyük şehri ve başkentidir.Uluslararası alanda şehrin ismi olarak Bangkok kullanılırken, halk arasında şehrin ismi Krung Thep (Melekler şehri) olarak kullanılır
Bangkok, 1782'de Kral I. Rama tarafından kurulmuştur. Güneydoğu Asya'nın en hızlı gelişen ve ekonomik açıdan en dinamik şehirlerdendir.  Her yıl milyonlarca ziyaretçi ağırlayan Bangkok, Asya'nın en önemli turistik şehirlerinden birisidir. En çok ziyaret edilen yerlerin başında Budist tapınakları Wat Arun, Wat Phra Kaew, Wat Pho ile kraliyet sarayı Grand Palace gelmektedir. Şehirde çok sayıda tarihi eser ve müze bulunmaktadır.
Bangkok Asya'nın en turistik şehirlerinden birisidir. Zengin bir geçmişe sahip olan şehirde görülebilecek çok sayıda tarihi yapı ve müze bulunmaktadır. Şehrin en önemli tarihi eserleri genel olarak Ko Rattanakosin adı verilen bölgede toplanmıştır. Bangkok'un ilk yerleşim birimi olan Thonburi bölgesi Burma'dan gelen istilacılara karşı korunaksız olduğu için şehir nehrin karşı kıyısındaki Rattanakosin'e taşınmıştır. Buranın etrafında yine güvenlik sebebiyle bir de kanal kazılmış ve bölge bir ada halini almıştır. Burada Wat Phra Kaew ve Kraliyet Sarayı, Uzanan Buda tapınağı Wat Pho, Şehir Sütunu ve Milli Müze gibi çeşitli tarihi yerler bulunmaktadır.
Bangkok'un diğer bir önemli tarihi bölgesi ise Çin Mahallesidir. Rattanakosin bölgesinin inşasında çalışmış olan Çinli göçmenler kanalın karşı kıyısındaki Yaowarat olarak bilinen bölgeye yerleştirilmişlerdir. Günümüzde oldukça hareketli bir bölge olan Çin mahallesinde renkli pazarların yanı sıra 5.5 ton ağırlığındaki saf altından bir Buda heykeline ev sahipliği yapan Wat Traimit gibi tarihi yapılar da bulunmaktadır.

Grand Palace - Bangkok

Tayland'dan ne alınır?
Tayland, hatıra ve hediyelik eşya açısından oldukça zengin bir ülkedir. Dayanıklı tik ağacından yapılan ahşap oyma eşyaları, küçük Buda heykelleri, rengârenk maske ve süs eşyaları ön plana çıkar. Tay ipeği de ünlüdür.

Tayland'da ne yenir?
Birden fazla Güneydoğu Asya geleneğini harmanlamıştır ve hafif hazırlanmış, güçlü aromatik unsurlar ihtiva eden yemekleriyle tanınır. Tayland mutfağında baharatlar çok yaygın kullanılmaktadır. Diğer Asya mutfaklarında olduğu gibi Taylandlı şefler de yemeklerde denge, detay ve çeşitliliğe çok önem verirler. Tayland yemeklerinde, her bir yemekte ya da tüm sofrada, ekşi, tatlı, tuzlu ve acı olmak üzere dört ana lezzetin dengesi gözetilir.
Saygın bir Tayland mutfağı uzmanı olan Şef David Thompson bir röportajında şöyle der: Tayland yemekleri basitlik üzerine değildir. Aksine birbirinden tamamen farklı elemanların sihirbazlık kullanılarak uyumlu bir nihai lezzete dönüştürülmesidir. Karmaşık bir müzikal çalgı gibi, yüzeyi pürüzsüz olmalıdır ancak arka planda ne olup bittiğinin fazlaca önemi yoktur. Basitlik burada önemsiz bir kavramdır. Bazı batılılar bunun bir lezzet karmaşası olduğunu düşünseler de bir Taylandlı için bu önemlidir, onlar bundan memnuniyet duyarlar."
Tayland mutfağı, her biri benzer yiyecekler içeren ya da kuzeybatıda Myanmar, kuzeyde Çin'in Yunnan bölgesi ve Laos, doğuda Vietnam ve Kamboçya, batıda Malezya mutfağından derlenen yemekler ihtiva eden ve Kuzey Tayland, Kuzeydoğu (ya da Isan), Orta Tayland ve Güney Tayland olmak üzere ülkenin dört ana bölgesine karşılık gelen dört yerel mutfaktan oluşur. Bu dört yerel mutfağa ek olarak bir de kökleri çok kültürlü Ayutthaya Krallığı'na (M.S. 1351–1767) dayanan bir Tayland Kraliyet Mutfağı vardır. İnceliği, pişirme teknikleri ve kullanılan malzemeler Orta Taylanda'daki düzlük bölge mutfağından yoğun olarak etkilenmiştir. M.S. 17nci yüzyıl ve sonrasındaki batılı etkiler foi thong ve sangkhaya gibi yemeklerin ortaya çıkmasına neden olmuştur.
Tayland Mutfağı ile komşu ülkelerin mutfakları ve yemek ile ilgili gelenekleri yüzyıllar boyunca karşılıklı olarak bir etkileşim içinde olmuşlardır. Bölgesel farklılıklar genelde sınırlarının iki yakasında benzer coğrafya klima ve etnisiteye sahip komşu eyaletleri birbiriyle ilintilendirir. Örneğin güney Tayland yemeklerinde hindistan cevizi sütü ve taze zerdeçal kullanılırken kuzeydoğu yemeklerinde genellikle Misket limonu suyu kullanılır. Kuzeydoğu Tayland (Isan) mutfağı Güney Laos mutfağıyla benzerlik göstermesine rağmen Kuzey Tayland mutfağı Kuzey Laos mutfağıyla ve Burma'daki Shan eyaleti mutfağı ile pek çok ortak yemeğe sahiptir. Tayland'da yenen popüler yemeklerin pek çoğu Çin kökenli Tayland'lıların çoğunluğunu oluşturan "Teochew" halkı tarafından tanıtılmış Çin kökenli yemeklerdir.Bunlara örnek olarak Chok (pirinç peltesi), Kuai-tiao rat na (kızarmış pirinş eriştesi) ve Khao kha mu (pirinçli domuz kapama) gösterilebilir. Çinliler ayrıca çin tavası kullanımını, tavada ve kızgın yağda pişirme tekniklerini, erişte yi, istridye sosu ve soya fasulyesi ürünlerini de Tayland'a getirmişlerdir.Kaeng kari (sarı köri)ve Kaeng matsaman (massaman körisi) gibi yemekler Hint ve İran mutfaklarından Tayland'a uyarlanan yemeklerdir.
Pek çok Tayland yemeği Batı'da tanınır. Yemeklerin pek çoğunda sığır eti, tavuk, domuz eti, ördek eti , tofu ya da deniz mahsulleri gibi farklı protein çeşitleri ya da kombinasyonları kullanılabilir.
Tayland mutfağı çok özgün kahvaltılık yemekler içermez. Çoklukla öğlen ve akşam yemeklerinde yenilen türde yemekler kahvaltıda da tüketilir. Kızarmış pirinç, erişte çorbaları ve buharda pişirilmiş pirinç ile yanında omlet, kızarmış domuz ya da tavuk eti gibi basit atıştırmalıklar tüketilir. Chok aslı pirinç lapası, Khao khai chiao adlı acı soslu omlet, Khao tom adlı domuz, tavuk ya da karidesli piriç çorbası bunlara örnek verilebilir. Tayland'a özgü ana yemekler arasında ise Khanom chin namya (balık soslu ve sebzeli, haşlanmış yuvarlak pirinç erişltesi, Khao phat (kızarmış tayland pirinci), Phat khi mao (fesleğenli erişte) ve Phat thai (deniz mahsulleri ya da tofu ile wok'ta kızartılmış pirinç eriştesi) sayılabilir.
Bölgedeki popüler içeceklerden bazıları ise Cha yen (Buzlu Tayland çayı), Krating Daeng (Red Bull'un da kökenini oluşturan bir enerji içeceği) ve Oliang (Tatlı buzlu Tayland siyah kahvesi) 'dir.



Gezginler için pratik bilgiler:
- Tayland'ın yerel para birimi Baht'dır. Yanınızda Dolar götürerek yerel parayı Tayland'dan temin edebilirsiniz.
- Türk vatandaşları Tayland'a vize gerekmeksizin giriş yapabilirler.
- Ülkeye girebilmek için pasaport son geçerlilik tarihinin seyahat süresine ek olarak 6 ay daha geçerli olması gerekmektedir.
- Tayland elektrik sisteminde çeşitli priz tipleri kullanılır ve bunlardan bir tanesi Türk elektrik sistemi ile uyumludur. Yanınızda herhangi bir adaptör bulundurmanız gerekmez.
-Tayland'a 200 adetten fazla sigara, 250 gramdan fazla tütün ve belli bir yüzdenin üzerinde alkol ihtiva eden içkiler sokmak yasaktır ve cezaya tabidir. Valiz ya da el bagajında olması fark etmeksizin kural titizlikle uygulanmaktadır.
- Bangkok'da Büyük Saray ve tapınak ziyaretlerinde atlet, kısa şort ve mini etekle girişe müsaade edilmemektedir.

FOTOĞRAFLAR




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder